Türk Atasözlerinden Seçmeler

Mesaj mə
Müəllif:
0
Rəylər
Fraqment oxumaq
Oxunmuşu qeyd etmək
Türk Atasözlerinden Seçmeler
Şrift:Daha az АаDaha çox Аа

A

– Aba da bir, çuha da bir, giyene; güzel de bir, çirkin de bir, sevene.

– Acı acıyı, su sancıyı keser.

– Acı, acıyı bastırır.

– Acısız geçen gün yoktur.

– Aç, ferman dinlemez.

– Adam olacak çocuk, bakışından bellidir.

– Adam olana bir söz yeter.

– Adamak kolay, ödemesi güçtür.

– Adamakla pilav pişse, deniz kadar yağ benden.

– Adamın iyisi, alışverişte belli olur.

– Ağaç, yaşken eğilir.

– Ağaç meyvesinden bellidir.

– Ağaç yetiştiren, evlat yetiştiren gibidir.

– Ağacı sevmeyen, köyünü de sevmez.

– Ağaçlar hem ziynetimiz, hem nimetimizdir.

– Ağacın verdiğini komşu vermez.

– Ağaçsız toprak, saçsız kadına benzer.

– Ağaçsız ülkede, gölge bulunmaz.

– Ağaçlı yerde, yel eksik olmaz.

– Ağacı sevdiren aşı, kişiyi sevdiren işidir.

– Ağaca balta vurmuşlar “sapı bedenimde” demiş.

– Ağır git ki yol alasın.

– Ağır basınca, hafif kalkar.

– Ağırlanacak misafir, yüzünden bellidir.

– Ağır otur, batman gel.

– Ağır yükün altına girme.

– Ağlarsa anam ağlar, gerisi yalan ağlar.

– Ağaya söz anlatmak, dağı yerinden oynatır.

– Ağanın sözü, ineği şişmanlatır.

– Ağrısız baş, mezarda olur.

– Ağzından çıkanı, kulağı işitmez.

– Armut piş, ağzıma düş.

– Ağza tat, boğaza feryat.

– Ağzı ile kuş tutsa, yine bilinmez.

– Ak sevap, leke tutmaz.

– Akacak kan, damarda tutmaz.

– Ak tavuğun yumurtası da aktır.

– Ak akça, kara gün içindir.

– Akmazsa da damlamalı.

– Akılsızın şaşkını beyaz giyer kış günü.

– Aklınla gör, kalbinle dinle.

– Akıl, akıldan üstündür.

– Akıl, kişinin sermayesidir.

– Alacağın bir iğne, çeliğin okkasını sorarsın.

– Al, ver diyorlar; alıp verme demiyorlar.

– Alacakla verecek ödenmez.

– Alan da pişman, satan da.

– Al giymedim ki, almayım.

– Al gömlek, gizlenmez.

– Al gülüm, ver gülüm.

– Alan, satandan umar.

– Alan ve satan hoşnut, bize ne?

– Alan yok, satan yok, alan neylesin.

– Allah bile kulunun karasını yüzüne vurmaz.

– Allah bilir ama kul da sezer.

– Allah diyen, açıkta kalmaz.

– Allah gümüş kapıyı kaparsa, altın kapıyı açar.

– Allah herkesin gönlüne göre verir.

– Allah’ın bildiği, kuldan saklanmaz.

– Allah’ın öldüremediğini, kimse öldüremez.

– Allah’tan korkmayan, kuldan utanmaz.

– Allah, daraltır da bunaltmaz.

– Allah’ın vergisi, canın sevgisidir.

– Allah, namerde muhtaç etmesin.

– Allah, sabırlı kulunu sever.

– Allah yardım ederse kuluna, her iş girer yoluna.

– Aldatan, bir gün aldanır.

– Altın anahtar, her kapıyı açar.

– Altın, toprakta paslanmaz.

– Aleme verir talkını, kendi yutar salkımı.

– Ana gibi yar, vatan gibi diyar olmaz.

– Ana kucağı, her yaşta aranır.

– Ananın hakkı ödenmez.

– Anamızı, rüşvet ile işret ağlatır.

– Anasına bak kızını al, kenarına bak bezini al.

– Anasının bastığı yavru incinmez.

– Anlar, anlamazdan korkulur.

– Anlat, benim gecelik külahıma.

– Ansınlar beni, bir çürük elma ile.

– Anne ekmeğine kuru; ayranına duru deme.

– Anıza tohum ekme, sonra boş kalır tekne.

– Anız verir tekleme, ondan bir şey bekleme.

– Anıza eken kaz çalar, herge eken saz çalar.

– Aptal düğünden; çocuk oyundan usanmaz.

– Abdalın karnı doyduktan sonra, gözü yolda olur.

– Araba kırılınca, yol gösteren çok olur.

– Arap, Arap’a yüzün kara demiş.

– Arayan mevlasını, azan belasını bulur.

– Arife, tarif istemez.

– Ar, insana; yâr, civana yakışır.

– Arkadaş belasına uğramış çoktur.

– Arkasındaki gömleğe inanan kalmadı.

– Arlı babanın, arsız çocuğu.

– Ar yılı değil, kâr yılı.

– Arık hayvanın eti, kel tepenin otu.

– Arpaya katsan, at yemez; kepeğe katsan, it yemez.

– Arı, adıyla; bal, tadıyla sevilir.

– Arı, bal alacağı çiçeği bilir.

– Arıya bak, bal olsun; dağa bak, bağ olsun.

– Arıdan ibret alan, aç kalmaz.

– Arıyı gezdirmeli, peteği sızdırmalı.

– Arı, kızdıranı sokar.

– Arıya sokmaz, ateşe yakmaz deme.

– Arı, göz götürmez.

– Arı nefesten; kuş kafesten hoşlanmaz.

– Arıyı yaylada; atı tavlada besle.

– Arı da iz, çingenede yüz bulunmaz.

– Arı işini; kirpi dişini göstermez.

– Arı, çayırı; davar, bayırı sever.

– Arı, yoncaya; bülbül, goncaya âşıktır.

– Arı, söğüdü; akıllı, öğüdü sever.

– Arıya iyi bakarsan, karıya elmas alırsın.

– Arısı çıktı elliye; iyiyi, kötüyü belliye.

– Arısı çıktı yüze, yolu düştü düze.

– Arık davardan döl olmaz, davar izinden yol olmaz

– Arık atla, cirit atılmaz.

– Asil azmaz, bal kokmaz.

– Aslan ağzından av alınmaz.

– Aslını inkâr eden haramzadedir.

– Asilzadeden kemlik gelmez.

– Asile dokun geç, fukaradan sakın geç.

– Aslan postunda, gönül dostunda.

– Astarı, yüzüne; anası, kızına benzemez.

– Aslan, yatağından bellidir.

– Aşk ağlatır; dert söyletir.

– Aş kaşık ile; iş, keşik ile.

– Aş taşınca, kepçenin pahası bulunmaz.

– Aşı, gününde; canavar, ininde vurulur.

– Aşı olmasaydı, ahlat, armut olmazdı.

– Ata malı mal olmaz, kendin kazanmak gerek.

– Ata olmayan, ata kadri bilemez.

– At ölür, itler bayram yapar.

– At, sahibine göre kişner.

– At, at oluncaya kadar, sahibi mat olur.

– At binenin, kılıç kuşananındır.

– Ata eyer gerek, eyere er gerek.

– At ölür meydan kalır; yiğit ölür, şan kalır.

– At adımına göre değil, adamına göre yürür.

– At ile avrat, yiğidin bahtına.

– Ata dost gibi bakıp, düşman gibi binmeli.

– Atın ölümü arpadan olsun.

– At çalındıktan sonra ahırın kapısı kilitlenmez.

– At kocamayınca, kadri bilinmez.

– Atı alan, Üsküdar’ı geçti.

– Atı sattım, çamura battım.

– At nallı, ağaç dallı gerek.

– At gezer, tilki sezer.

– Ata bakma dona bak, içindeki cana bak.

– Atına bakan, ardına bakmaz.

– Ata nal çakıldığını görmüş de, kurbağa ayağını kaldırmış.

– Atla, avrat emanet edilmez.

– Atı elinde, pusatı belinde.

– At, yedekte; silah, tetikte gerek.

– Avrat var ev yapa, avrat var ev yıkar.

– Ayak gitmese, el getirmez.

– Ayağını yorganına göre uzat.

– Ayağına bakma, başına bak; yüzüne bakma, işine bak.

– Ayağına taş bağla ki, başına denk gelsin.

– Ayağının girmediği yere, başını sokma.

– Ayak menzil, baş püskül, sonradan görme ne müşkül.

– Ay doğar gediğinden; insan utanır dediğinden.

– Aydan almaz, günden olmaz.

– Ayıpsız dost arayan, dostsuz kalır.

– Ayvaz kasap, hep bir hesap.

– Ayı gördüm, yıldıza minnetim yok.

– Ay günlerden, asır yıllardan olur.

– Ayransız ev, bayramsız ev.

– Ayran, köylünün içkisi; hem içilir eşkisi.

– Ayağa değmedik taş, başa gelmedik iş olmaz.

– Ayağında yemeni, odur işin dümeni.

– Ayının dişini görmeyen, başını kabak sanır.

– Az olsun, öz olsun.

– Azıksız yola çıkılmaz.

– Az tamah, çok ziyan getirir.

– Az veren candan, çok veren maldan.

– Az yetmez, çok artmaz.

Pulsuz fraqment bitdi. Davamını oxumaq istəyirsiniz?